Scrabble, 28. İstanbul Uluslararası Kısa Film Festivali'nde yarışacak

Birçok açıdan farklı dört kadını, scrabble oyununun başına oturtarak kaderlerini ve trajik sonlarını masaya yatıran Merve Gezen’in yeni filmi “Scrabble”, 14-21 Aralık tarihleri arasında yirmi sekizincisi düzenlenen “İstanbul Uluslararası Kısa Film Festivali”nde yarışacak.

Önceki filmi “Nerdesin Aşkım?” ile katıldığı festivallerden “İnsan Hakları Ödülü” ve “Mükemmelik Ödülü” ile dönen Merve Gezen, bu yıl ki “İstanbul Uluslararası Film Festivali”nde “Kurmaca” dalında yarışacak olan yeni filmi “Scrabble” ile ilgili şunları söylüyor:

“Türkiye’de doğup büyümüş bir kadın olarak bu ülkede şiddete maruz kalıp öldürülen kadınların dramını gözler önüne sermek istedim. Bu senaryoyu yazarken son beş senede işlenen kadın cinayetlerini, yerlerini, öldürülme nedenlerini, öldürülme şekillerini, yaşlarını, aile profillerini içeren sayfalarca yazı ve haber okudum. Dolayısıyla film, gerçek olaylardan esinlenilerek yazıldı. Ancak beni, bu senaryoyu yazmaya iten en önemli olay, Şubat 2015’te evine giderken vahşice öldürülen Özge Can Aslan adlı üniversite öğrencisidir.”

Filmin, Festival Kapsamında Gösterim Tarihi; 16-17 Aralık 2016

Sosyal ve ekonomik açıdan 4 farklı kadın karakterin (CEO, hayat kadını, köylü kadını ve öğrenci) scrabble oyununun başına oturarak her türlü kadının şiddete maruz kaldığını konu alan ve yönetmeninin bu tür sorunların çözülmesi için öncelikle toplumun bilinçlenmesi ve caydırıcı yasaların etkili bir şekilde uygulanması gerektiğinin altını çizdiği filmin gösterimleri 16 Aralık Cuma saat 18:00’de ve 17 Aralık Cumartesi saat 14:00’de Alman Kültür Merkezi’nde gerçekleşecek.

“Scrabble”ın başrollerinde Janset Paçal, Defne Halman, Kadriye Kenter ve Özge Erdem gibi başarılı oyuncuların yanı sıra Asyak Akınhay ve Cemre Naz Derin adlarında iki çocuk oyuncu da yer alıyor.

Filmin oyuncularından Janset Paçal ise her şeye rağmen umutlu olmak gerektiğini dile getirerek şöyle konuştu:

“Çözümün bir parçası olamıyoruz ama sesimizin duyulması için konuşmaya, göstermeye devam ediyoruz. Belki insan haklarına dair insafa gelinir, belki caydırıcı bir ceza sistemi uygulanır, belki de taraf tutmaktan vazgeçilir diye; zira hayatın ve geleceğin, ellerinde şekillenmesi beklenen kadınların umudunu, mutluluğunu, onurunu hiçe sayarak mutlu ve umutlu bir gelecek beklenmesi söz konusu olamaz ”

Özge Erdem ise şöyle devam etti:

“En başta kadın düşmanı söylemleri destekleyen zihinle net bir şekilde mücadele etmemiz gerekiyor. Bu nefret ve şiddeti görmezden geldiğimiz sürece devam edecek. Kadınlar her yerde her koşulda var. Yalnız olmadığımızı göstermeye ve sindirilmeye karşı küçük bir umut olur umarım bu film.”

Film, son olarak bu yıl düzenlenen 17. İzmir Kısa Film Festivali ve 4. Uluslararası Antakya Film Festivali”nde yer almıştı.