Sohbetle bilgiyi buluşturan podcast serisi “Ben Okurum”un yeni bölümü, Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Japon asıllı İngiliz yazar Kazuo Ishiguro’ya ve onun 2021 yılında yayımlanan son romanı Klara ve Güneş’e odaklanıyor. Deniz Yüce Başarır, bölüm konuğu sinema ve tiyatro oyuncusu Deniz Türkali ile sadece Ishiguro ve roman hakkında sohbet etmekle kalmıyor; romanın robot karakteri Klara’dan yola çıkarak günümüzdeki teknolojik gelişmelerin dünyamızı ne yönde değiştirebileceğine dair, yapay zeka, gen mühendisliği, çevre kirliliği, ırkçılık gibi konuların da yer aldığı derin bir söyleşiye imza atıyor.
“Kazuo Ishiguro okumak beni mutlu eden, heyecanlandıran bir serüven,” diyen Deniz Türkali, yazarın son romanı için “Klara ve Güneş bir sürü sorun anlatıyor. Çevre kirliliğinden hastalığa, hastalıktan insan ilişkilerinin çıkmazına, ötekileştirmeye, terk edilmeye ve etmeye, hayatın içinden birçok mesele anlatıyor. O meselelerin varlığını bize anlatıyor. O meseleleri ne çok fazla takip ediyor, ne çözüm öneriyor; hiç slogan atmıyor, ukalaca formüller üretmiyor ama çok daha işe yarar bir şekilde bu meselelerden söz ediyor. Sadece bir anlatımın içinde bu meselelere yer veriyor, bu beni çok heyecanlandıran bir şey. Dahice bir şey bence,” şeklinde konuşuyor. İyiliğin ve vicdanın hâlâ var olduğuna inandığını söyleyen Türkali, “Robotlar insana dair her şeye sahip olabiliyorlar. Belki de robotlar kendi donanımlarıyla kendilerini gerçekleştirseler, yani insanlar yapıyor olmasa onları, belki daha iyi bir dünya umabiliriz. Klara’ya baktığın zaman, çok ender bulunan vicdan var Klara’da,” diyor.
Deniz Türkali, “Ben Okurum” dinleyicilerine ise “Ishiguro’yu okuyun çünkü insanın kafasını çok açan bir romancı, edebiyat zevkini çok geliştiren bir romancı. Ishiguro’yu okuyun ve dünyaya başka bir gözle yeniden bakmayı deneyin,” diye sesleniyor.
“Kazuo Ishiguro okumak beni mutlu eden, heyecanlandıran bir serüven,” diyen Deniz Türkali, yazarın son romanı için “Klara ve Güneş bir sürü sorun anlatıyor. Çevre kirliliğinden hastalığa, hastalıktan insan ilişkilerinin çıkmazına, ötekileştirmeye, terk edilmeye ve etmeye, hayatın içinden birçok mesele anlatıyor. O meselelerin varlığını bize anlatıyor. O meseleleri ne çok fazla takip ediyor, ne çözüm öneriyor; hiç slogan atmıyor, ukalaca formüller üretmiyor ama çok daha işe yarar bir şekilde bu meselelerden söz ediyor. Sadece bir anlatımın içinde bu meselelere yer veriyor, bu beni çok heyecanlandıran bir şey. Dahice bir şey bence,” şeklinde konuşuyor. İyiliğin ve vicdanın hâlâ var olduğuna inandığını söyleyen Türkali, “Robotlar insana dair her şeye sahip olabiliyorlar. Belki de robotlar kendi donanımlarıyla kendilerini gerçekleştirseler, yani insanlar yapıyor olmasa onları, belki daha iyi bir dünya umabiliriz. Klara’ya baktığın zaman, çok ender bulunan vicdan var Klara’da,” diyor.
Deniz Türkali, “Ben Okurum” dinleyicilerine ise “Ishiguro’yu okuyun çünkü insanın kafasını çok açan bir romancı, edebiyat zevkini çok geliştiren bir romancı. Ishiguro’yu okuyun ve dünyaya başka bir gözle yeniden bakmayı deneyin,” diye sesleniyor.
