Boğaziçi Kültür Sanat Vakfı tarafından düzenlenen 11. Boğaziçi Film Festivali’nde 13 Aralık Çarşamba günü Atlas 1948 Sineması’nda Kristof Deak “On How To Make An Oscar Winning Short Film” konulu masterclass gerçekleştirdi. Masterclass öncesinde Kristof Deak’in Oscar ödüllü “Sing” isimli filmi izleyiciyle buluştu. Yapımcı, yönetmen ve senarist Kristof Deak, etkinlikte kendi deneyimlerini aktarmasının yanı sıra seyircilerin sorularını yanıtladı. Etkinlik sonrası yapılan söyleşinin moderatörlüğünü ise 11. Boğaziçi Film Festival Genel Koordinatörü Enes Erbay yaptı. Masterclass esnasında Kristof Deak; “Daha iyi bir dünya istiyoruz. Benim filmimde olduğu gibi...” ifadelerini kullandı. Sözlerine “Bazı hikayeler aklınızda daha çok kalır. Bugün bununla ilgili biraz konuşacağız. Çünkü, dramatik hikâyeler sizinle kalıyor. Bu filmde izleyenlere bir etki bırakmak istemiştim aslında” diye devam eden Deak; “Ayrıca “Sing” evrensel bir deneyim filmi. İki küçük tatlı kızın hikayesinden çok daha geniş bir kitleye ulaşmak istedik. İnsanların bir araya gelebileceği bir dünya düşündüm. “Sing” çocuk filmi değil toplumsal bir konuyu ele alan bir film” dedi.“İzleyiciler Hikâye ile Bütünleşmeli”Yönetmen Kristof Deak; “Bir hikâyeyi dramatik bir şekilde anlatırken olayları duygusal mantık ile bir araya getiriyoruz. Sebep-tepki ilişkisi olmadan ortaya koyuyoruz. Çünkü izleyici hikâyeyi deneyimliyor. Böylelikle izleyiciyle bütünleşebiliyorsunuz” diye konuştu.“Sing” filminin hikâyesinin ortaya çıkışı ile ilgili konuşan Deak; “İsveçli bir arkadaşım bana hikâyesini anlatmıştı. Tek başına şarkı söylememesi istenmiş, oradaki tek kötü sesin kendisinin olduğunu düşünmesi istenmiş. Oradaki çocukların hepsi bu şekilde düşünüyormuş. Bana anlatılan bu hikayeyi film yapmak istedim. Çocuklar bu filmde küçük tatlı bir intikam alıyorlar, “Sing” böyle ortaya çıktı…” diye söz etti.“Tatlı İntikamlar İyi Hissettirebilir”Best Game Ever, Captives, The Grandson filmleri üzerine konuşan Deak, senaryoların ortaya çıkışı ve hikâyeleşmesi ile ilgili detayları aktardı. Deak; “Filmlerimde gerçek konulardan esinleniyorum ve adaletsizliğe değiniyorum. Filmlerin hikayelerinde tatlı intikamlar alıyorum. İntikam iyi hissettirmemeli ama tatlı intikamlar iyi hissettirebilir” şeklinde konuştu. Film yapım süreciyle ilgili de konuşan Kristof Deak; “yetenekli baş aktörler ile çalıştık, doğru oyuncuların doğru rollerde olmasına dikkat ettik. Çok fazla prova yaparak oyuncuların iç güdülerine güvenerek ortaya iyi bir sonuç çıkarabiliyorsunuz” ifadelerini kullandı. Karmaşık müzik çalışmalarının olduğunu ve bazı çekimlerin arasından altı ay geçtiğini söyleyen Deak; filmin izleyenlerde farklı etkiler bıraktığını belirtti.“En İyi Seçeneklerin Kimler Olduğunu Biliyordum”Kristof Deak, “Çocuklarla çalışırken çocukları eğitme konusunda çocuğa göre yaklaşmanız lazım. Üç aşamalı cast sürecimiz oldu. Ama en başından itibaren en iyi seçeneklerin kimler olduğunu biliyordum. Çocuklar çok çabuk duygu durumu değiştiriyor. Bu sebeple; yetişkinmiş gibi davranmak, göz seviyesine inerek iletişim kurmak ve meslektaşınızmış gibi yaklaşmanız gerekiyor” diyerek çocuk oyuncularla çalışma sürecinden bahsederek masterclass'ı sonlandırdı.
Sinema
Yayınlanma: 13 Aralık 2023 - 21:47
Güncelleme: 13 Aralık 2023 - 21:51
Oscar ödüllü yönetmen Kristof Deak: Sing, çocuk filmi değil
Bu yıl 11. kez düzenlenen Boğaziçi Film Festivali’nde Macar yapımcı, yönetmen ve senarist Kristof Deak “On How To Make An Oscar Winning Short Film” üzerine masterclass gerçekleştirdi.
Sinema
13 Aralık 2023 - 21:47
Güncelleme: 13 Aralık 2023 - 21:51