Islık diliyle konuşan 25 yaşındaki Sibel’in, ormanda bir yabancıyla karşılaşmasının ardından yaşadığı değişimi anlatan SİBEL, Giresun’un Çanakçı ilçesine bağlı Kuşköy’de çekildi. Bölgede yüzyıllardan beri yaygın olarak kullanılan bir iletişim yöntemi olan “Islık Dili” ya da diğer adıyla “Kuş Dili”, 2017'de UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi'ne girmiş özel bir dil. Islık dili bölgenin coğrafi koşullarından dolayı köylü halk tarafından konuşulmaya devam ediyor.Islık dili yaşamaya devam ediyor!
Sibel’in oyuncuları, çekimler başlamadan önce, köyün kendine has ıslık yoluyla iletişim yöntemini öğrendikleri bir süreçten geçti. Filmden iki buçuk yıl önce filmin yönetmenleri Çağla Zencirci ve Guillaume Giovanetti ile tanışan başrol oyuncusu Damla Sönmez, Kuşköy’de yaşayan ıslık dili öğretmeni Orhan Civelek ile dil üzerine çalışmaya başladı. Çekimler başlamadan üç ay önce köye gidip gelmeye başlayan ekip, köy halkıyla ahbaplık kurarak hem dili hem de köyün kendine has kültürünü öğrendi. Filmde Damla Sönmez'in yanı sıra Emin Gürsoy ve Erkan Kolçak Köstendil de Unesco’nun tanımıyla “derin vadiler arasında yankılanan ve insanların birbirleriyle anlaştığı” ıslık dilinde konuşuyorlar. 1962’de Fransız bir araştırma ekibinin ıslık dili ile ilgili yaptığı çekimin ardından birçok belgesele ev sahipliği yapan Kuşköy’de kullanılan ıslık dili, SİBEL filmiyle tekrardan kültürel hafızamızda canlanıyor. Teknolojinin gelişmesiyle yok olmaya yüz tutan ıslık dilini yaşatmak için, köyün ilkokulunda bir dönem çocuklar için ıslık dili kursu da vardı.
Sibel’in oyuncuları, çekimler başlamadan önce, köyün kendine has ıslık yoluyla iletişim yöntemini öğrendikleri bir süreçten geçti. Filmden iki buçuk yıl önce filmin yönetmenleri Çağla Zencirci ve Guillaume Giovanetti ile tanışan başrol oyuncusu Damla Sönmez, Kuşköy’de yaşayan ıslık dili öğretmeni Orhan Civelek ile dil üzerine çalışmaya başladı. Çekimler başlamadan üç ay önce köye gidip gelmeye başlayan ekip, köy halkıyla ahbaplık kurarak hem dili hem de köyün kendine has kültürünü öğrendi. Filmde Damla Sönmez'in yanı sıra Emin Gürsoy ve Erkan Kolçak Köstendil de Unesco’nun tanımıyla “derin vadiler arasında yankılanan ve insanların birbirleriyle anlaştığı” ıslık dilinde konuşuyorlar. 1962’de Fransız bir araştırma ekibinin ıslık dili ile ilgili yaptığı çekimin ardından birçok belgesele ev sahipliği yapan Kuşköy’de kullanılan ıslık dili, SİBEL filmiyle tekrardan kültürel hafızamızda canlanıyor. Teknolojinin gelişmesiyle yok olmaya yüz tutan ıslık dilini yaşatmak için, köyün ilkokulunda bir dönem çocuklar için ıslık dili kursu da vardı.
Filmi çekerken yerli seyirciyi hiç umursamamışlar. Sırf dışarıdan alkış almak için yapmışlar. Köyünden hiç çıkmamış, sözde 40 yıl elektriksiz susuz kulübesinde kapalı kalmış bir kadıncağız, senden benden rafine İstanbul Türkçesi konuşuyor. Köyün maço muhtarı hakeza. Şivelerini doğal gösterme yönünde en ufak çaba yok. Yer mi Anadolu çocuğu? Yemez. Ama Avrupalı ne bilecek İstanbul Türkçesini, Karadeniz şivesini, değil mi? Yap geç! Sonra, kız dilsiz diye dış***ıyormuş. Hadi oradan! Anadolu'da deliler bile sevgi, saygı, muhabbet görür. Deniz Gezmiş parkalı esas oğ***, askere gitmemek için dağa kaçmış, yoksa başkasının savaşında savaştıracaklarmış! He yavrum, her asker kaçağını apar topar orduya alıyorlar, yetmiyor, ön cepheye yolluyorlar zaten! Ha, erkek ormanda rastladığı kıza durup dururken saldırıyor, lakin kız sonradan herife âşık oluyor, iyi mi? Potansiyel tecavüzcüler veya katiller, hadi gene iyisiniz! Sinemacılarımız bir selam daha çakmış size!