İstanbul’un özellikle tarihi ilçeleri olan Fatih, Eyüp, Üsküdar ve Beyoğlu gibi yerlerde çoğu köşe başında duran ve dikkatlice bakmasak önündeki çöp yığınından ne olduğunu dahi anlamayacağımız onlarca çeşme bulunmaktadır. Geçmişte evlerde su şebekelerinin bulunmaması sebebiyle büyük önem taşıyan mahalle çeşmeleri, çoğu hayrat olarak yapıldığından ve kitabesinde hayır sahibinin ruhuna Fatiha okunmasını bekleyen özelliğinden dolayı ayrı bir öneme sahiptir. Gelişen teknoloji ve değişen yaşam şartlarımız nedeniyle artık sokaklarda görünmeyecek şekillerde kıyıda köşede kalan ya da duyarsızlığımız nedeniyle çöplüğe dönen tarihi çeşmelerimiz giderek orijinal özelliklerini yitirmekte ve tarihi değerini kaybetmektedir.
Başta kitabeleri olmak üzere, mermer alınlıkları, çeşme başları ve atık su tekneleri ile birer sanat eseri olan ve döneminin inceliklerini ve kitabesi sayesinde hayır sahibinin kimliğini yansıtan çeşmelerimiz bugün hak ettiği değeri göremediği gibi ilerleyen zamanda göreceğine dair bir izlenim de bulunmamaktadır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyeleri nezdinde özellikle camilere bitişik ya da cami avlusunda bulunan çoğu tarihi çeşmenin tamir edildiği bilinmektedir; ancak yazımıza konu gözden uzak kalan ve bir gece kitabesini, mermer kaidesini götürseler kimsenin haberi olmayacağı tarzda çeşmelerdir.
Köşe yazısının tamamını okumak için tıklayınız