...
"Dondurma, Maraş dondurması!.."
Ses yankılandı uzaktan. Kız çocuğu elindeki 1 Lirayı orta yaşı biraz geçmiş adama uzattığında titreyerek çıkmıştı sesi. Adam türlü numaralar yaparak dondurmayı uzattı kıza. Kızın yüzünde çiller vardı ve artık yüzü gülüyordu.
Kız uzaklaşırken adam elindeki 1 Lirayı önünde duran bozuk para kutusunun içine bıraktı. Şangur şıngır sesler çıktı kutudan. Akşam olduğunda adam için artık gitme vaktiydi. Yalnız yaşıyordu ve muhtemelen bu akşam da geçiştirme bir öğünle uykuya dalacaktı. Sokağın köşeindeki bakkala uğradı. Rutinleşen üç beş lakırtının ardından 1 Lira karşılığında bir ekmek alarak evinin yolunu tuttu.
Bakkal o akşam düşünceli görünüyordu. Belki ay sonu kafasını karıştırıyordu, belki bugün küçük oğlu rahatsızlanmıştı, belki de nedensiz bir kuruntu içini kemirmişti. Tam o sırada 30`lu yaşlarda bir kadın girdi içeri. Pervin`di bu. Geçen yıl kocasından ayrılmıştı. Bakkal, Pervin`i bir süredir görmüyordu ama saç rengini değiştirdiğini çabucak anladı. Pervin, aldığı şeyler karşılığında 10 Lira uzattı bakkala. Bakkal çekmeceden 1 lira çıkardı ve iyi bir akşam dileyerek Pervin`i uğurladı.
Pervin son bir yıldır çokça sıkıntı çekmişti ama yavaş yavaş işler yoluna girmeye başlamıştı. Eve gittiğinde oğlu Eren`i ders çalışırken buldu. Öptü, kokladı, karnını doyurdu; uyuttu. Bir temizlik şirketinde çalışıyordu. Her sabah önce Eren`i okula bırakır ardından da işinin yolunu tutardı. O sabah da öyle oldu. Eren`in cebine 1 Lira koydu. Yüzü gülmüştü Eren`in.Koştu arkadaşlarının arasına karıştı.
Eren, bu sene 3. sınıfa geçmişti. İlk derslerden hiç hoşlanmazdı. Uykulu da olurdu çoğu zaman. Zil çaldı teneffüs oldu. Kantinde sıra vardı, fakat beklemeye de değerdi. Sonunda sıra kendisine geldiğinde elindeki 1 Lirayı genç kantinciye uzattı. Teneffüs bittiğinde meyve suyunu içmiş; bisküvisini yemişti.
Kantinci genç sinirliydi. Her teneffüsün ardından aynı şey olurdu: masalar kirlenir, yerlere çöpler atılır ve ortaya yapılacak bir sürü iş çıkardı. Çaresiz ortalığı yeniden eski haline getirdi. Bozuk paraları saydı, birkaçını cebine aşırdı. Öğleden sonra kız arkadaşıyla buluştu. 3 yıllık bir ilişkileri vardı. Mutlulardı da üstelik. El ele tutuşmuş yürürlerken yol kenarındaki dilendi kadın: "Allah sizi ayırmasın." dedi. Çocuk cebinden çıkardığı 1 Lirayı yaşlı dilenciye uzattı.
...
Ve daha pek çok cep değiştirdi 1 Lira: hırsızlar, simitçiler, manav, hayat kadınları, gişe memurları... Para aynıydı, hikayeler hep farklı. Gün geldi paslandı kaldı bir köşede; hikayelerse hep aynı...